22 Mayıs 2013 Çarşamba



DÜNYA EMEKÇİ KADINLARINA SELAM OLSUN

8 Mart. Yıldızların dünyaya ışık saçtığı gün. Bugün sömürüye, zulme, baskıya, eşitsizliğe, haksızlığa meydan okunduğu gün.  Bugün DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR günü.
1910 Danimarka'nın Kopenkhang kentinde toplanan, uluslar arası 2. Sosyalist kongre, 8 Mart'ı "DÜNYA EMEKÇİ  KADINLAR GÜNÜ" olarak kabul ve ilan etti. Kara Bolşevik Merkez Komitesinin ve uluslararası sosyalist hareketlerin kutlama mesajlarının okunması ile tüm delegelerce coşkuyla ayakta alkışlandı. Bu karar, tüm dünya emekçi kadınlarına ve emekçileri sevince boğarken, sömürücü sınıfları aynı oranda korkutuyordu. Ve o günlerden beri 8 Mart, uluslararası emekçi kadınların birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak gelişti, güçlendi.
EMEKÇİ  KADINLARIMIZIN KISA TARİHİ
Kadınların ezilmişlik tarihi özel mülkiyet ilişkilerinin gelişmesi, sınıfların ortaya çıkması ve sınıf mücadeleleri tarihidir. Kadının ezilmişliği, Köleci toplumda, Feodal toplum ve Kapitalist toplumda değişik biçimlere bürünse de özünde üretim araçları üzerindeki mülkiyet ilişkilerinin temelinde aynı kalır. Bu anlamda kadının kurtuluşu sorunu üretim araçları üzerindeki özel mülkiyete karşı verilecek mücadelede yatmaktadır. Bu ise proletaryanın sorunudur ve proleter emekçi kadın bu mücadelede "Kadın" olarak değil, proleter olarak yer alır. İşte bu anlayışla 1880-1900'lu yıllarda Alman Sosyal Demokrat Partisi önderliğinde Auğust Bebel, Zetkin Rosa gibi önderler, biçimsel sorunlarla uğraşan kadının sorununu kadının erkeğe karşı mücadelesi olarak alan ve her türlü burjuva kadın hareketine karşı proleter kadın hareketi geliştirmeye çalışmışlardır. Ve 1910 da 2. Enternasyonal bünyesinde "Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı" toplantısı sağlamışlardır.
Daha sonraki yıllarda burjuva kadın hareketlerinde gelişmelere bağlı olarak, kadın hareketini sınıf içeriğinden kopuk burjuva çerçevesinde tutmaya amaçlayan emperyalist burjuvazi Birleşmiş Milletler Aracılığı ile 8 Mart'ı 1975 yılında "DÜNYA KADINLAR GÜNÜ" olarak kabul etmiştir.
1910 da 2. Enternasyonelce kabul edilen "DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ" arasında özde farklılık vardır.
"DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ"nün anlamı, kadın emekçiler aleyhindeki mevcut durumun temeldeki ekonomik nedenlerini inceleyen ve onları kendi sınıfından erkeklerle omuz omuza sömürenlere karşı savaşmaya çağırır. Kadın olarak değil, proleter olarak, emekçi kocalarının dişi rakipleri olarak değil, mücadele arkadaşları olarak birliği sağlamaktır.
"DÜNYA KADINLAR GÜNÜ"nün anlamı ise, burjuva kadınla emekçi kadın arasındaki farkı ve çatışmayı örtmek ve sorunu kadın cinsiyetiyle erkek cinsiyeti arasında kavga şeklinde koymaktadır. Bu  Dünya Emekçi Kadınlarının sömürüye karşı başlattığı dayanışma ve mücadele gününü saptırmaktan başka birşey değildir.
Dahası kadınlar günü safsatasının amacı burjuva kadınla emekçi kadının "aynı haklara" sahip olduğu ve bütün kadınların sorunlarının "ortak" olduğu yalanı söylenmektedir. Yani şafakta süt sağan "Emekçi kadınla" bu sütü içen burjuva kadını "aynı haklara" sahip olduğu, diğer bir deyişle fabrikada asgari ücretle çalışan "Emekçi kadınla" yatlarda yalılarda ABD'lerde saltanat süren Tansu Çiller gibi Burjuva kadınların "ortak" hangi yalanları olabilir. Lenin, "KULÜBEDE YAŞAYANLA, SARAYDA YAŞAYANIN HİÇBİR ORTAK YANI OLAMAZ" dediği gibi, "SARAYLARDA YAŞAYAN KADINLARLA GECEKONDULARDA YAŞAYAN KADINLAR AYNI HAKLARA SAHİP OLAMAZ.
Bugün emekçi kadınlar üzerindeki artı değer sömürünün yanı sıra, köleci toplumdan beri gelen çağdışı baskılarda vardır. Kadın bir meta gibi görülüp alınıp satılmakta, çocuk doğurma ev işlerinle ilgilenen hizmetçi konumuna itilmekte evin reisi erkekmi, kadın mı açılıp reisin erkek olduğu işlenmekte kadının kişiliği ile ortaya çıkması engellenmektedir. Hala aynı işi yapmalarına rağmen erkeklerden daha az ücret almaktadırlar. Yaşamdaki işler  “Kadın işi” ve “erkek işi” şeklinde ayrıma tabi tutulmaktadır.
Bu çağ dışı anlayışları Hakim sınıflar korumakta ve geliştirmektedir. Çünkü; emekçi kadınların bir insane olarak kişiliğini ortaya koyması hakkını araması onların işine gelmemektedir.
yeri gelmişken bir konuya temas edelim, ülkemizde politik özgürlüklerin yok denecek kadar az oluşu, emekçi, kadın hareketinin yaratılmamış oluşu, emekçi kadınlarımızın kurtuluşu sorunları ile başta burjuva düzen partilerinin ilgilendiği bir durum yaratılmaya çalışılmaktadır. Ancak gerçek bu değildir, bugün burjuva partileri mevcut üretim ilişkilerini ortadan kaldırmayı ve sosyalizmi kurmayı hedeflememktedirler. Bu nedenle de CHP, MHP, AKP ve bunun gibi düzen partileri emekçi kadınların kurtuluşunu sağlayamaz.
PEK ŞU HALDE BİZ KADINLAR NE YAPMALIYIZ?
Sonuç; kadın olarak değil, emekçi olarak. Emekçi kocalarımızın dişi rakipleri olarak değil, mücadele arkadaşları olarak birleşmeliyiz. Sömürülmek biz Emekçi kadınlara yakışmıyor, elbette sömürmek onlara yakışır.
Öyle ise, “Dünya Kadın Günü” aldatmacasına son verelim. Ve hep bir ağızdan haykıralım yaşasın “DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder